Aliağa’da asbest ve iş cinayetleri
İçindekiler
Asbestli Sao Paulo gemisinin söküm için İzmir Aliağa’ya getirilmesine bakanlık onayı çıkması tepkilere yol açmıştı. İSİG Meclisi’nin bugün yayımladığı Aliağa’daki işçi ölümleri raporunda asbestin iş cinayetleri üzerindeki etkileri ortaya kondu.
İçinde 600 ton asbest barındırdığı belirtilen uçak gemisi NAe Sao Paulo’nun, söküm için İzmir Aliağa’ya gelmesine Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın onay vermesinin ardından, İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin (İSİG Meclisi) Aliağa’daki işçi ölümleri raporu dikkat çekti.
İSİG Meclisi, son 9 yılda İzmir Aliağa Gemi Söküm Tesisleri’nde yaşanan işçi ölümlerini raporlaştırdı.
Raporda yüksekten düşme, zehirlenme, boğulma, nesne çarpması, servis kazası gibi nedenlerle 2013-2022 yılları arasında Aliağa’da en az 97 işçinin hayatını kaybettiği belirtildi.
Bu ölümlerin içerisinde asbestten dolayı hayatını kaybedenler yok ancak, söz konusu madde nedeniyle ilerleyen yaşlarda özellikle akciğer kanseri olan binlerce işçinin olduğu belirtiliyor.
Asbestin solunum sistemi başta olmak üzere sağlık üzerine iki grup etkisi olduğunun altı çizilen raporda, bunların kanser dışı hastalıklar ve kanserler olduğu vurgulandı.
Bu kanserlerden mezotelyomanın ise, günümüzde tam bir tedavisinin olmaması nedeniyle en ağır ve öldürücü olan kanser türü olduğunun altı çizildi.
‘HİNDİSTAN VE PAKİSTAN İLE YARIŞIYORUZ’
Uçak gemisi NAe Sao Paulo’nun, söküm için Aliağa’ya gelmesine Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın mayıs ayında onay verdiği ortaya çıkmıştı.
İSİG Meclisi’nin üç bölümden oluşan söz konusu raporunun birinci bölümde, Sao Paulo uçak gemisinin Aliağa’ya doğru yola çıkması sonrası asbest konusu işlendi ve şöyle denildi:
“Dünyanın birçok ülkesinde söküm işlemi onayı almamış bu geminin sökümüne izin verilmesi, Türkiye’nin nasıl bir çöplük haline getirildiğini göstermektedir. Bu alanda yarıştığımız ülkeler ise Bangladeş, Pakistan ve Hindistan.”
Asbestin (amyant) ısıya, aşınmaya, kimyasal maddelere oldukça dayanıklı yapıda bir mineral olduğu bilgisi verilen raporda, bu maddenin 20. yüzyılın ikinci yarısından sonra kansere neden olduğunun tespit edildiği ve ‘öldürücü toz’ olarak nitelendirildiğinin altı çizildi.
Ancak buna rağmen bu madde, Türkiye’de işçileri tehdit etmeye devam ediyor.
Sağlık Bakanlığı’nın yayımladığı Türkiye Asbest Kontrolü Stratejik Planı dokümanında, 2012’de asbest ile kırsal alanda temas etmiş 1 milyon kişinin olduğu ve bunların yaklaşık yüzde 33’ünde asbest nedenli hastalıklar gelişecek ölçüde asbest ile temas olduğu ve toplamda 473 köyde asbest içerikli toprak kullanıldığı belirtilmişti.
DSÖ verilerine göre ise, dünyada 125 milyon kişi çalışma ortamlarında asbeste maruz kalıyor ve ILO verilerine göre her yıl 100 bin işçi, çalışma ortamlarında asbeste maruz kalmalarının yol açtığı hastalıklar nedeni ile ölüyor.
‘SADECE GEMİ SÖKÜMÜNDE DEĞİL, HER YERDE VAR’
“Gemi sökümü ile tekrar gündeme gelse de asbest sorunu her yerde” denilen raporda, şu ifadelere yer verildi:
“Özellikle yıllardır süren kentsel dönüşüm süreçlerinde üzeri örtülen bir konu. Oysa asbest yıllarca bina yapımında kullanıldı: Çatı, yer ve tavan kaplamaları, yalıtım amaçlı püskürtme kaplamalar, yangına dayanıklı yalıtım panelleri, kaloriferler, kazanlar, asbestli çimentodan imal edilmiş ürünler, conta elemanları, atık su boruları ve derzlerde.”
İŞ CİNAYETLERİNİN YÜZDE 28’İ GEMİ SÖKÜMDE
Raporun ikinci bölümde ise, iş cinayetlerinin yüzde 28’inin gemi sökümde ve yüzde 27’sinin de metalde olduğu belirtildi ve “Yani işçi ölümlerinin yarıdan fazlası bu iki sektörde meydana gelmektedir” denildi.
“Özellikle gemi söküm sektörüne dikkat çekmek istiyoruz. Son bir yılda bu sektörde gerçekleşen 7 işçi ölümü kulağa az gelebilir” denilen raporda, şu ifadeler dikkat çekti:
“Zira Türkiye’de her yıl 2 bin civarında işçi çalışırken ölüyor. Ancak ilçede 1500 civarında gemi söküm işçisi bulunduğunu, oran olarak baktığımızda Aliağa gemi söküm sektöründeki ölümlerin oranının Türkiye’de resmi olarak açıklanan işçi ölüm oranının 30 katına denk geldiğini belirtirsek durum daha iyi anlaşılacaktır.”
Öte yandan, raporun üçüncü ve son bölümünde ise, 2013-2022 döneminde Aliağa’da meydana gelen iş cinayetlerinin yıllara, istihdam biçimlerine, işkollarına, nedenlerine, yaş gruplarına ve örgütlülük durumuna göre dağılımı paylaşıldı.