2019 yılında Kahramanmaraş’taki bir tekstil fabrikasında maaşlarının geç ödenmesini protesto eden işçiler, tekstil fabrikasının bahçesine çıktı.
Tekstil işçilerinden S.M. (26), bahçede yanlarına gelen ve kendisine küfürlü konuşarak hakaret ettiğini ileri sürdüğü fabrika müdürü M.Ç. hakkında Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu.
İşçiye hakaret eden fabrika müdürü beraat etti
İçindekiler
Savcılık tarafından başlatılan soruşturmada fabrika müdürü M.Ç. hakkında ‘hakaret’ suçundan 2 yıla kadar hapisle cezalandırılması için iddianame hazırlandı ve 4’üncü Asliye Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. Basit yargılama usulüne göre mahkeme, duruşma açmadan dosya üzerinden yargılama yaparak M.Ç.’yi hakaret suçundan 1300 lira adli cezaya çarptırıp, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdi.
AVUKATLIK ÜCRETİ İÇİN İTİRAZ
Mahkeme kararında avukatlık vekalet ücreti hükmetmeyince şikayetçi işçi S.M.’nin avukatı Hatice Sevde Saylak, vekalet ücreti için itiraz etti. Kanun gereği basit yargılamada verilen karara herhangi bir itirazda yargılamanın duruşma açılarak yapılması gerektiğinden dava yeniden görüldü. Bunun üzerine yapılan duruşmada S.M., müdür M.Ç.’nin cezalandırılmasını istedi. S.M., olay günü fabrika müdürü M.Ç.’nin maaşlarını alamamalarını protesto etmeleri üzerine kendilerine küfür ve hakaret ettiğini tekrarladı. Savunma yapan fabrika müdürü ise hakaretinin şikayetçi S.M. veya diğer işçilere yönelik olmadığını, yanlış anlaşıldığını ifade ederek beraat talebinde bulundu. Duruşmada dinlenen tanıklar da olay günü fabrika müdürünün kendilerine yönelik hakarette bulunmadığını söyledi.
Yargıtay’dan ölümlü kazalar için emsâl karar: Zaman aşımı 15 yıl
İKİNCİ KARAR, BERAAT
Mahkeme heyeti, duruşma sonunda fabrika müdürünün hakaret suçunda kasıt veya taksirinin bulunmadığına hükmederek M.Ç.’nin beraatına karar verdi. Mahkemenin yargılama sonunda, “Sanık tarafından kurduğu sabit kabul edilen cümle içeriğinin incelenmesinde sanık tarafından katılan ya da orada bulunan şahıslara hakaret kastının bulunmadığının değerlendirildiği, sanığın söz konusu söylemini olay yerinde bulunan şahısların şahsına yönelik söylediğinin değerlendirilemeyeceği bu haliyle sanığın yüklenen suç açısından kastının bulunmadığı değerlendirilmekle sanık M.Ç. hakkında hakaret suçundan açılan kamu davasında yapılan yargılama neticesinde, sanığın yüklenen suç açısından kastının bulunmadığı değerlendirilmekle sanığın müsnet suçtan beraatına karar verilmiştir.” denildi.
“KARAR, USUL VE YASAYA AYKIRIDIR”
Tekstil işçinin avukatı Hatice Sevde Saylak ise usul ve yasalara aykırı olduğunu ifade ettikleri kararı istinaf mahkemesine taşıdı. Avukat Saylak, sanığın suçunu ikrar etmesine rağmen mahkemeden beraat kararı çıkmasına bir anlam veremediğini belirterek, şöyle dedi:
“İlk yargılama neticesinde sanığın hakaret eylemini işlediği sabit olduğundan hakkında cezalandırılmasına karar verilmiştir. Her ne kadar verilen bu karar esasa uygun olsa da lehimize vekalet ücreti hükmedilmediğinden dolayı itiraz yoluna başvurduk. Bu itirazımız üzerine yeniden yargılanma yapıldığında mahkeme bu kez de sanığın beyanını esas alarak hakaret kastı olmadığı gerekçesiyle beraatına hükmetmiştir. Bu karar kesinlikle usul ve yasaya aykırıdır. Burada önemli olan somut olayda söylenen sözünün taşıdığı anlam ve karşıdaki insanın kişilik haklarına saldırı niteliğinde olup olmadığıdır. Somut olayı değerlendirdiğimizde hakaret eylemi vücut bulmaktadır. Bu karar usul ve yasaya aykırı olduğu için tarafımızca istinaf yoluna başvurulmuştur. Kararın olumlu bir şekilde gelmesini bekliyoruz.”