Türkiye’nin Onayladığı ILO Sözleşmeleri’ni madde madde aşağıda linklere tıklayarak kolayca ulaşabilirsiniz.
ILO NEDİR?
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından tarafından Birleşmiş Milletler bünyesinde faaliyet gösteren ve 1919 yılında kurulan ILO (Uluslararası Çalışma Örgütü (International Labour Organization – ILO)) ile bugüne kadar 59 Sözleşmesi onaylanmıştır. ILO ile ilişkiler Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı koordinasyonu ve temsili aracılığı ile yürütülmektedir.
Türkiye tarafından onaylanan ILO sözleşmeleri kanun hükmü özelliğine sahiptir. Bu nedenle ILO sözleşmeleri çalışma dünyasında büyük bir öneme sahip bulunmaktadır. Bu yüzden tüm çalışanlar, işverenler ve diğer paydaşlar ILO sözleşmelerini takip etmeleri ve bu konuda bilgi sahibi olmaları gerekmektedir.
Uluslararası Çalışma Konferansı
Merkezi Cenevre’de bulunan ILO, her yıl Haziran ayında yapılan ve karar organı niteliği taşıyan Uluslararası Çalışma Konferansı, yürütme organı niteliğindeki Yönetim Kurulu ve Teşkilatın sekretarya hizmetlerini yürüten Uluslararası Çalışma Bürosu’ndan oluşmaktadır. Uluslararası Çalışma Konferansı, her bir üye ülkenin 2 Hükümet, 1 İşçi ve 1 İşveren temsilcisinden oluşmaktadır. Bu temsilcilere Konferans gündemindeki konulara göre teknik danışmanlar da refakat etmektedir..
Uluslararası Çalışma Konferansı, çalışma yaşamıyla ilgili güncel sorunları tartışır. Sözleşme ve Tavsiye Kararlarından oluşan uluslararası çalışma standartlarını tespit eder ve bu standartların üye ülkelerde uygulanmasını denetler. Anılan Konferans, üye ülkelerin katkılarıyla finanse edilen iki yıllık ILO bütçesini kabul eder, iki yıllık ILO faaliyet programını belirler ve her üç yılda bir Yönetim Kurulu üyelerini seçer. Konferans çalışmaları, oluşturulan Komiteler aracılığı ile yürütülmektedir.
Yönetim Kurulu, ILO’nun yürütme organıdır. Teşkilatın bütün faaliyetlerinde belirleyici bir role sahip olan Yönetim Kurulu, Konferans gibi üçlü yapıya sahiptir. Yönetim Kurulu, yılda üç kez toplanmakta ve 28 Hükümet, 14 işçi ve 14 İşveren olmak üzere toplam 56 üyeden oluşmaktadır. Ayrıca, ILO belli başlı endüstri alanlarını kapsayan üçlü yapıda sektörel ve teknik komiteler oluşturmakta, bölgesel ve teknik konferanslar düzenlemektedir. ILO bünyesinde, ayrıca, bir İdare Mahkemesi, Araştırma Merkezi ve İtalya’nın Torino şehrinde faaliyet gösteren Eğitim Merkezi bulunmaktadır.
ILO’nun Temel Amacı
ILO’nun temel amacı, asgari ve evrensel uluslararası standartlar belirlenmesi suretiyle üye ülkelerdeki çalışma ve yaşam koşullarının iyileştirilmesidir. Bu standartlar uluslararası çalışma sözleşmeleri ve tavsiye kararları şeklinde oluşmaktadır. ILO’nun kuruluşundan bugüne kadar 189 Sözleşme ve 202 Tavsiye Kararı kabul edilmiştir. Sözleşmeler, usulünce onaylanması halinde onaylayan ülke için bağlayıcı hale gelmektedir. Tavsiye Kararları için ise onaylama söz konusu olmayıp bu metinlerde yer alan ilkeler yol gösterici veya Sözleşmeyi tamamlayıcı niteliktedir.
Üye ülkelerin onayladıkları sözleşmelerle ilgili olarak ulusal mevzuat ve uygulamaları hakkında belirli aralıklarla ILO’ya gönderdikleri raporlara dayanan denetim sistemine göre, bu raporlar ilk olarak Uzmanlar Komitesi tarafından incelenmekte ve belirlenen aykırılıklar bir rapor halinde Konferansa sunulmaktadır.
Konferansta oluşturulan Aplikasyon Komitesi ise bu raporda yer alan ülkelerden bir kısmını Komitede sözlü savunma yapmaya davet etmektedir. Aplikasyon Komitesi’nde söz konusu ülkenin yaptığı savunma ve bunu izleyen tartışmalar ile Komite kararı Konferans raporu içinde yayınlanmaktadır. Ciddi aykırılıkların tespit edilmesi halinde ise ilgili ülkelerdeki duruma “özel paragraf” içinde dikkat çekilmektedir.
Türkiye’nin ILO İle İlişkileri
Türkiye’nin ILO ile ilişkileri 1927 yılına dayanmaktadır. Ülkemiz Milletler Cemiyeti’nin üyesi olmadığı için o yıllarda ILO çalışmalarına gözlemci statüsüyle katılmıştır. 1932 yılında Milletler Cemiyeti’ne üye olduğunda ise ILO’nun da üyeliğini kazanmıştır. Ülkemiz, o tarihten bugüne kadar ILO çalışmalarına üye ülke sıfatıyla katılmıştır.
Ülkemiz, ILO Yönetim Kurulu’nda 1948-1951, 1954-1957 ve son olarak 1996-1999 dönemlerinde Asil Üye, 1975-1978, 1987-1990 ve 2002-2005 dönemlerinde de “Yardımcı Üye” sıfatıyla yer almıştır.
Türkiye, aralarında temel çalışma haklarına ilişkin sekiz sözleşmenin de bulunduğu uluslararası çalışma sözleşmelerinden 58’zini onaylayarak ulusal mevzuatına katmıştır.
Onayladığımız her sözleşmeye ilişkin olarak ILO’ya düzenli aralıklarla ulusal uygulama raporları sunulmaktadır. Uzmanlar Komitesi’nin eleştirileri ve olağan rapor dönemi haricinde yıllık rapor talepleri nedeniyle her yıl çok sayıda sözleşmeye ait raporlar hazırlanarak ILO’ya gönderilmektedir. Ülkemiz aleyhine ILO’ya yapılan şikâyetlere karşı savunma yazıları da Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından tarafından hazırlanmaktadır.
Uluslararası Çalışma Örgütü Temel Sözleşmeleri
Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO)’nun temel sözleşmeleri aşağıdaki tabloda yer almaktadır.
No: 29 | Zorla Çalıştırma Sözleşmesi (1930) | Sözleşme zorla ya da zorunlu çalıştırmanın her tür biçimine son verilmesini öngörmektedir. Ancak, askerlik hizmeti, mahkumların belirli bir denetime göre çalıştırılmaları, bu arada savaş, yangın ve deprem gibi olağanüstü durumlarda gerek duyulan çalıştırma biçimleri için istisna tanınmaktadır. |
No: 87 | Örgütlenme Özgürlüğü ve Örgütlenme Hakkının Korunması Sözleşmesi (1948) | Bütün işçi ve işverenlerin, önceden izin almaksızın ve serbestçe kendi örgütlerini kurma ve bu örgütlene katılma haklarını güvence altına almakta ve bu örgütlerin resmi görevlilerin müdahalelerinden bağımsız serbestçe işlev görebilmelerini sağlayacak güvenceler getirmektedir. |
No: 98 | Örgütlenme ve Toplu Sözleşme Hakkı Sözleşmesi (1949) | Sözleşme zorla ya da zorunlu çalıştırmanın her tür biçimine son verilmesini öngörmektedir. Ancak, askerlik hizmeti, mahkumların belirli bir denetime göre çalıştırılmaları, bu arada savaş, yangın ve deprem gibi olağanüstü durumlarda gerek duyulan çalıştırma biçimleri için istisna tanınmaktadır. |
No:100 | Eşit Ücret Sözleşmesi (1951) | Erkek ve kadınların, eşit işlerde eşit ücret ve sosyal haklara sahip olmalarını öngörmektedir. |
No:105 | Zorla Çalıştırmanın Yasaklanması Sözleşmesi (1957) | Zorla ya da zorunlu çalıştırmanın herhangi bir biçiminin siyasal zorlama ve eğitme, siyasal ya da ideolojik görüşlerin açıklanması nedeniyle cezalandırma, işgücünü harekete geçirme, çalışma disiplinini sağlama, ayrımcılık ve grevi katılanları cezalandırma aracı olarak kullanılmasını yasaklamaktadır. |
No:111 | Ayrımcılık (İstihdam ve Meslek) Sözleşmesi (1958) | İş verme, eğitim ve çalışma koşullarının düzenlenmesinde ırk, renk, cinsiyet, din, siyasal görüş, ulusal kimlik ve sosyal köken temelinde ayrımcılık yapılmasının ulusal politikalarla önlenmesi, fırsat ve uygulama alanında eşitliği geliştirme çağrısında bulunmaktadır |
No:138 | Asgari Yaş Sözleşmesi (1973) | İşe kabulde asgari yaşın zorunlu temel eğitimin tamamlandığı yaştan daha düşük olamayacağını öngörerek çocuk işçiliğinin ortadan kaldırılmasını amaçlamaktadır. |
No:182 | Çocuk İşçiliğinin En kötü Biçimleri Sözleşmesi (1999) | Çocuk işçiliğinin en kötü biçimlerinin acilen ve etkili biçimde ortadan kaldırılmasını sağlayacak önlemlerin alınmasını öngörmektedir. Çocuk işçiliğinin en kötü biçimleri arasında kölelik ve benzeri koşullarda çalıştırılma, silahlı çatışmalarda kullanılmak üzere zorla askere alınma, fuhuş ve pornografi amaçlarıyla ve yasa dışı işlerde kullanılma ve bu arada çocukların sağlığına, güvenliğine ve ahlaki değerlerine zarar verecek işler yer almaktadır. |
Türkiye’nin Onayladığı ILO Sözleşmeleri
Türkiye tarafından onaylanmış olan Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) sözleşmeleri aşağıdaki tabloda
yer almaktadır. Sözleşmelere tıkladığınızda ilgili ILO Sözleşmesinin detayını sorgulayabilirsiniz.
İSG Karikatürleri
8Yorumlar