İş Sağlığı ve Güvenliği Kurulları Çalışma Usulleri, İşveren, İSG kurul üyelerini, unvan veya iş pozisyonlarını belirtecek şekilde bütün işçilere yazılı olarak ilan etme durumundadır. Kurulun kuruluş ilanını takip eden bir ay içinde toplanması sağlanır.
İş Sağlığı ve Güvenliği Kurulları Çalışma Usulleri
İçindekiler
- 1 İş Sağlığı ve Güvenliği Kurulları Çalışma Usulleri
- 1.1 Toplantı çağrısı;
- 1.2 Kurulun toplanması;
- 1.3 Gündeme alınması gereken konular;
- 1.4 Güncel İSG konuları;
- 1.5 Kurul faaliyetleri;
- 1.6 Bir önceki toplantıda alınan kararların gözden geçirilmesi:
- 1.7 Diğer konular:
- 1.8 Kurulun gündem tartışma ve karar alma usulleri;
- 1.9 Korumak Tedavi Etmekten Daha Ucuzdur
- 1.10 İş Güvenliği Hayatımızın Bir Parçası Olsun
Her ay toplantı yapılması takibi kolaylaştırır. Örneğin, Eylül ayı kurul toplantısı gibi. Olağanüstü toplantıların özel gündemi olması sebebiyle aylık toplantıları aksatmaması sağlanır. Eğer olağan toplantı zamanı olağanüstü toplantı ile çakışırsa durum açıklanarak her iki toplantı bir arada yapılır.
Toplantıda görüşülen konuların tutanaklarının muhafazası için dosya sağlanır. Bu tutanaklar yasal belge seviyesinde olduğundan ve işyerinde İSG faaliyetlerini belgelediğinden en az 10 yıl saklanmasında fayda vardır.
Olağan toplantı süresi ayda 24 saati geçemez ve toplantıların mesaiFazla mesai; 4857 sayılı İş Kanununa göre, haftalık 45 saati aşan çalışmaları ifade etmektedir. Denkleştirme esasının uygulandığı haller... saatlerinde yapılması esastır. Toplantıda geçen saatler çalışma saatidir.
Toplantı çağrısı;
Kurulun toplanması için başkanın onayı ile sekreter tarafından üyelere en az 48 saat önceden haber verilmesi gerekir. Toplantı çağrısı yazılı ve imza karşılığı veya elektronik ortamda iletişim sistemi kurmuş işyerlerinde istendiğinde kabul edilebilir dokümana dönüşebilecek özellikte ise elektronik ortamda yapılabilir. Bu durumda kurul toplandığında imza alınır. Çağrı yazısında saat belirtilir. Toplantı yapılacak saatten 48 saat öncesinin tespit edilmesi için çağrı yazısında saat yazılmasında yarar vardır
Kurulun toplanması;
Kurul, üyelerin çoğunluğunun katılımı ile toplanır. İşveren veya işveren vekilinin katılamadığı zamanlarda sekreter kurula başkanlık eder. Çoğunluk sağlanamamışsa üyelerin mazeretleri açıklanarak tespit tutanağı tutulur ve katılanların imzası alınır. Çoğunluk sağlanmışsa toplantıya başlanır.
İşyerlerinde İş Sağlığı ve Güvenliği Uygulamaları
Gündeme alınması gereken konular;
Kurul gündemine; güncel İSG konuları, kurul faaliyetleri, bir önceki kararlar ve aniden ortaya çıkabilecek konular alınabilir. Gündemdeki konuların öncelik sırasına göre görüşülmesinde fayda vardır. Gündem oluştururken hangi konunun daha öncelikli olduğu konusunda bir tespit yapılmamışsa gündem bildiriminde yapılan sıralama ile konular görüşülür. Kurul kabul ederse üyelerin herhangi birinin talebi ile başka bir konu gündeme alınabilir.
Güncel İSG konuları;
Mevzuat değişiklikleri, eğitim programları, iç denetim raporları, kişisel koruyucuların değerlendirmesi, İSG hizmetlerinin değerlendirilmesi, işyeri İSG planları ve programları, işyerindeki riskler ve kontrol yöntemleri, iş kazaları ve incelemeleri, tehlike bildirimleri, ucuz atlatma, ramak kala olayları ve hasarlar, tıbbi müdahale konuları, bakım onarım ve acil durum çalışmaları hakkında faaliyetler ve tespitler gerektiğinde kurul gündemine alınır.
Kurul faaliyetleri;
Toplantıda karar verilen konular hakkında kurul üyelerinin yapmış olduğu; denetim, durum değerlendirmesi, faaliyet raporları, kaza araş tırmalan gibi faaliyetler. İSG plan ve programlarının genel değerlendirmesi ve politikaların ve hedeflerin gözden geçirilmesi gibi işyerinin bütünü hakkındaki konular kurul gündemine alınır.
Bir önceki toplantıda alınan kararların gözden geçirilmesi:
Kurul, bir önceki toplantıda alınan kararların ne derecede uygulanıp uygulanmadığını gözden geçirir. Uygulanması yapılmamış veya başlanıp bitirilmemiş kararlar tekrar kurul kararı olarak geçer. Uygulananların yeterliliği hakkında değerlendirme yapılır. Yeterliliği kabul edilmiş kararların uygulandığı tespit edilir. Bitirilmiş kararlar daha sonraki toplantıda gündeme alınmaz.
Diğer konular:
İSG ile ilgili olan her konu gündeme getirilebilir. Daha önce gündeme alınmamış ancak toplantı esnasında ortaya konan hususlar en son madde olarak görüşülür. Kurul üyelerinin çoğunluğuyla bir karar verilirse konu görüşülür.
Kurulun gündem tartışma ve karar alma usulleri;
Kurul çoğunlukla toplanır ve kararlar oy çokluğu ile alınır. Oylama eşit çıkarsa başkanın oyu kararı belirler. Tutanak tutulurken karşı oylar belirlenir.
Sekreter gündem konusunu birer birer okur ve her konuda üyelerin düşüncelerini alır. Tehlikenin risk oluşturacağı düşünülürse kontrol yöntemleri tartışılarak karara bağlanır.
Üyeler arasında çelişki olması durumunda başkan bütün açıklamaları ve gerekçelerini tekrar ederek teker teker oylama yaptırır. Hangi görüş fazla oy alırsa o, karar olarak yazılır.
Açıklık kazandırılmayan konular İSG uzmanı tarafından incelenir. Gerektiğinde ölçüm yaptırılır veya uzman görüşü alınabilir. Resmi kurumlardan görüş veya inceleme talebinde bulunabilir.
Özellikle ölçüsü belirtilmeyen veya teknik bilgi gerektiren konularda tartışmadan ziyade ölçümlere veya uzman görüşlerine itibar edilmesinde fayda vardır.
Örneğin, ortamda bir koku olduğu iddia ediliyorsa bu kokunun zararlı olup olmadığının kararı teknik araştırma, ölçüm ve yoruma göre yapılır.
Gündeme alınan konular için kontrol tedbirleri belirlenirken işyerinin durumu ve işverenin olanaklarının da göz önüne alınması gerekir. Kurul çalışmalarının tamamı ile ilgili hazırlanan dokümanlar iş müfettişlerinin katkıda bulunması için işyeri denetlenirken hazır bulundurulur.
İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu Neler Getiriyor?
Korumak Tedavi Etmekten Daha Ucuzdur
Ülkemizde yüzbinin üzerinde meslek hastalığı yakalamamız gerekirken, Sosyal Güvenlik Kurumu istatistiklerine yansıyan rakamlar her yıl maalesef birkaç yüzü geçememektedir. Türkiye İstatistik Kurumu, ülkemizde yılda dokuzyüz binin üzerinde meslek hastalığı ve işle ilgili hastalık ve yaralanma olduğunu ifade etmektedir. SGK rakamlarının düşüklüğü biraz da istatistik yöntemi hatasından kaynaklanmaktadır ama yine de meslek hastalıklarımızı tanıma konusunda başarılı olduğumuz söylenemez. Yani, hem çalışanlarımızı meslek hastalıklarından koruyamıyor, hem de meslek hastalıklarını saptayamıyoruz.
Toplumun hemen her kesimini derinden etkileyen bu önemli sorunun sosyal ve yasal boyutlarıyla birlikte ele alınıp, çözümlenmesi gerekir. Meslek hastalıklarını tanımak ve önlemek sosyal devletin ve tüm ilgililerin vicdani bir sorumluluğudur. Çalışanın sağlıklı olma hakkına saygının gereğidir. Tanınmayan meslek hastalığı, haksız kazanç nedenidir, genel sağlık sigortasına ve topluma yüktür. Bildirimi zorunlu olan meslek hastalıkları, yasal tanı almadıkça, meslek hastalığı sayılmazlar.
Meslek hastalıklarını tanımanın ilk şartı, hastanın mesleğiyle ilgili sorgulamadır. Bu da “Ne iş yapıyorsunuz ?” sorusuyla başlar. İş sağlığı disiplininin babası sayılan İtalyan hekim Bernardino Ramazzini (1633-1714)’nin şu veciz sözleri, bugün maalesef hala geçerliliğini korumaktadır; “Hayret ve tereddüt ediyorum. Acaba, ilaç ve sinameki kokan muayenehane ve eczanelerde oturan bu azametli ve şık görüntülü doktorların burnuna işyerlerindeki pis kokulu şeyleri mi soksam, yoksa onları bu çukurları görmeye mi davet etsem?”
İş Güvenliği Hayatımızın Bir Parçası Olsun
Aslında sadece işyerimizde değil, hayatın her alanında güvenlik anlayışımızın geliştirilmesine dair kültürümüzden çok güzel örnekler bulmak mümkündür. Tehlikeli hızla çalışmanın, acele etmenin, kestirmeden gitmenin iyi bir şey olmadığını atasözümüz ne güzel ifade eder; “Acele giden, ecele gider”. Yapılacak olan işi yeteri kadar öğrenmeden, bilmeden işe başlamak, üstelik sormaktan çekinmek, utanmak bir başka hatalı davranış örneğidir. Kültürümüzde bunun da veciz bir karşılığı var; “Bilmemek ayıp değil, öğrenmemek ayıp”. İşyeri temizliğine özen göstermemek de önemli davranış kusurlarından biridir. Oysa temizlik, kalite ve verimliliğin olduğu kadar, iş güvenliğinin de göstergesidir.
Aklın, bilimin ve yasanın emrettiği güvenlik önlemlerini ihmal etmek, iş kazalarında sık karşılaşılan bir başka güvensiz davranıştır. Oysa, “Eşeğini sağlam kazığa bağla, sonra Allah’a emanet et” atasözümüzü bilmeyenimiz yoktur. İş ortamında “Bana bir şey olmaz..” demeden önce, çok iyi düşünmek gerekir. Her mesaiFazla mesai; 4857 sayılı İş Kanununa göre, haftalık 45 saati aşan çalışmaları ifade etmektedir. Denkleştirme esasının uygulandığı haller... başlangıcında, o gün yapacağımız işleri kısaca kafamızda planlayıp, bu planı uygulamanın bile iş güvenliği açısından koruyucu bir değeri vardır
Yazının tüm hakları www.nedenisguvenligi.com‘a ve yazara aittir. Telif hakları kanunu gereğince kopyalanamaz ve/veya farklı bir yerde kullanılamaz. Ancak alıntı yapıldığında link ve adres verilmek zorundadır.