6331 Sayılı Kanunun “Topal Ördek” misali, her ne sebeple olursa olsun ertelenmesi ya da engellenmesi; iş kazalarına, meslek hastalıklarına ve iş cinayetlerine ORTAK OLMAK demektir.
İş sağlığı ve güvenliği bütün çalışanları ilgilendiren, çalışma yaşamının en temel unsurlarından biridir. İş güvenliğine ilişkin göstergeler, temel insan hakları, çalışma yaşamı ve ülkelerin gelişmişliklerine ilişkin önemli verileri içerisinde barındırıyor.
50’den az çalışanı olan az tehlikeli işyerleri ile kamuya ait işyerlerinde iş güvenliği uzmanı ve işyeri hekimi görevlendirme yükümlülüğü 2024 yılına ertelendi. Değişiklik ile iş güvenliği uzmanlarının bir üst sınıfa bakma izni de aynı tarihe uzatıldı.
6331 Sayılı Kanunu “Topal Ördek” Yaptınız!
İçindekiler
Biliyorsunuz, 2012 yılında 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu; sağlık ve güvenlik şartlarının iyileştirilmesi için işveren ve çalışanların görev, yetki, sorumluluk, hak ve yükümlülüklerini düzenlemek için çıktı. Buradaki amaç ise, ülkemizde büyük-küçük işletme, az tehlikeli, tehlikeli, çok tehlikeli sınıf, kamu veya özel sektör ayırımı gözetmeksizin tüm çalışanları kapsayacak bir düzenlemenin tam anlamıyla hayata geçirilmesi olmalıydı. Ancak görünen ne iktidarın, ne de işverenlerin böyle bir niyeti maalesef yok.
Türkiye’de İş Sağlığı ve Güvenliği
Ülkelerin gelişmişlik düzeyleri, çalışanlarına verdiği değerle yükselir. İşçilere sağlıklı ve güvenli çalışma ortamlarının sağlanması, işçinin daha mutlu ve verimli çalışmasının yanında işverene ve ülke ekonomisine de olumlu katkılar sunacaktır. Bu nedenle, iş sağlığı ve güvenliği konusunda alınacak tedbirler bir maliyet olarak değil, aksine verimliliğe yönelik bir öncelik olarak görülmelidir.
Türkiye’de yaşanan ve giderek artan iş cinayetleri, ne yazık ki bu konudaki ilgisizliği gösteriyor. Bununla birlikte insana verilen önemin yok denilecek kadar az olduğunun göstergesidir. Ayrıca yaşanan iş kazaları, çağdaş çalışma ve yaşam koşullarına ulaşmak için daha çok uzun yıllara ihtiyacımızın olduğunu ortaya koymaktadır.
2002 – 2012 Yılları Arasında İş Kazaları
Yıl | İş Kazası (Kişi) |
---|---|
2012 | 74.871 |
2013 | 191.389 |
2014 | 221.366 |
2015 | 241.547 |
2016 | 286.068 |
2017 | 359.650 |
2018 | 431.276 |
2019 | 422.837 |
2020 | 384.262 |
2021 | 511.084 |
2022 | 589.258 |
2012 – 2022 Yılları Arasında İş Cinayetleri
Yıl | İş Kazası (Kişi) |
---|---|
2012 | 745 |
2013 | 1.360 |
2014 | 1.626 |
2015 | 1.252 |
2016 | 1.405 |
2017 | 1.636 |
2018 | 1.542 |
2019 | 1.149 |
2020 | 1.245 |
2021 | 1.429 |
2022 | 1.528 |
Ölümlü iş kazalarında Türkiye, Avrupa’da hala ilk sırada yer alıyor. Bununla birlikte iş kazası sonucu geçici iş göremezlik nedeniyle iş gücü kayıplarının maliyeti rakamlarla ifade edilemez boyutlara ulaştı. Böyle olunca biz hala 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Kanunu’nu 2012 yılından bu yana tam anlamıyla devreye alamadık.
Unutmayalım ki; insanımızı bir makine olarak görmekten ziyade, insana yakışır bir çalışma ortamı sağlayarak ekonomik ve refah seviyesi yüksek bir çalışan olarak görmeliyiz ki, iş kazaları ve meslek hastalıkları can almaya, sakat bırakmaya devam etmesin.
İktidarın İş Güvenliğine Bakışı
Sağlıklı yaşamak kadar sağlıklı çalışmak da bir insan hakkıdır. Çalışanların mesleklerinden dolayı yaralanmaları, sakat kalmaları, hastalanmaları, ölmeleri asla kabul edilebilir bir durum değildir. İş kazalarının 6-6.5 kat fazlası olan meslek hastalıkları ve bunlara bağlı ölümlerin, hala toplumun ve devletin gündemine yeteri kadar girmemesi, yapılanların şekilcilikten öteye bir türlü geçmemesi oldukça düşündürücüdür.
İş dünyasının ve iktidarın, artık iş güvenliği meselesini, uyulması gereken bir mecburiyetten ziyade, çalışanların sağlığını ve güvenliğini destekleyen, verimi ve kaliteyi artıran bir araç olarak görmesi gerekir.
Çalışma hayatında olumlu etkilerini her geçen gün daha fazla gösterecek böyle bir kanunun eksik noktalarının da yıllardır ertelenmesini anlamakta zorlanıyorum. Kanunun amacına ulaşması, ancak tüm maddelerinin aktif olarak faaliyete geçmesi ve tüm paydaşlarca benimsenmesi ve uygulamaya geçirilmesi ile mümkün olacaktır. Aksi halde biz hala dünyada ve avrupada ilk sıralardan kurtulamayız.
Son Söz; iş sağlığı ve güvenliği önlemlerinin her ne sebeple olursa olsun ertelenmesi ya da engellenmesi; iş kazalarına, meslek hastalıklarına ve iş cinayetlerine ORTAK OLMAKTIR!..
3Yorumlar