Yıllık izinde son değişiklikler için Noyan Doğan’ın ilgili yazısı şöyle; Yargıtay’ın kararına ve bu kararın çalışma hayatında neleri değiştireceğini anlatayım ama önce çalışanların yıllık izin hakları nelerdir kısaca değineyim.
Çalışanın, işyerinde, işe başladığı günden itibaren –ki, buna deneme süresi de dahildir- bir yıl çalışmış olması halinde ücretli izin hakkı doğar. Çalışanlar yıllık izin kullanmayıp, karşılığında işverenden para talep edemez, yıllık izin paraya çevrilemez.
Yıllık izinlerin, bir bölümü 10 günden az olmamak koşulu ile bölümler halinde kullanılabilir ve yıllık izin sürelerinin 10 günü aşan kısmı çalışan tarafından istenildiği kadar bölünebilir.
İş kanununa göre de bayramlar, hafta tatilleri ve genel tatiller izin süresinden sayılamaz, eğer izin süresi tatil günlerine denk gelirse, izin süresi sonuna eklenir. Buna göre yıllık izin günlerine denk gelen cumartesi de dahil hafta tatilleri yıllık izin süresinden sayılmıyor.
NASIL DAVA KONUSU OLDU?
Gelelim, Yargıtay’ın kararına. İşin aslı cumartesi günlerinin yıllık izinden sayılıp sayılmayacağı tartışması yeni değil. Yargıtay’ın bu konuda verdiği karar da yeni değil.
Bu konuda değişik yargı kararları bulunuyor. Yargıtay 9. Hukuk Dairesi bu konuda yeni bir karar verdi ve cumartesi gününün yıllık izinden sayılacağına hükmetti.
İşin hukuki boyutuna fazla girmeden durumu özetleyeyim. Fabrikada çalışan işçi, toplu iş sözleşmesi kapsamında, cumartesi günlerinin de dinlendirme günü olarak (akdi tatil) hafta tatili olduğu, yıllık izin süresinden düşülemeyeceği gerekçesiyle İş Mahkemesi’ne müracaat etti.
İşveren ise toplu iş sözleşmesinde cumartesi gününün hafta tatili olduğuna dair düzenleme olmadığını savundu. İş Mahkemesi davacı işçiyi haklı buldu, ancak karar temyize gitti ve konu Yargıtay 9. Hukuk Dairesine geldi.
YARGITAY NE KARAR VERDİ?
Yargıtay ise farklı bir karar verdi. Buna göre; ‘bireysel ve toplu iş sözleşmesinde cumartesi ve pazar günleri hafta tatili olarak belirlenmişse, yıllık izin sürelerinden sayılmaz, ancak sözleşmelerde cumartesi günü yıllık izin hesabında iş günü olarak sayılacağı veya izin süresinden düşülmeyeceği şeklinde kural mevcutsa sadece yıllık izne rastlayan pazar günleri yıllık izin süresinden düşülür’ kararını verdi.
Ayrıca Yargıtay kararında, “Toplu iş sözleşmesi düzenlemesinde tarafların hafta tatili olarak kabul ettiği pazar günü haricinde cumartesi günü de dinlendirilme günü olarak belirlenmiş ve burada cumartesi günü hafta tatili olarak adlandırılmadığı gibi yıllık ücretli izin hesabında da izin süresine ekleneceğine ilişkin açık bir düzenlemeye yer verilmemiştir” diyor. Bu gerekçeyle de Yargıtay, işçinin başvurusunu haksız buluyor. İşin hukuki boyutu özetle böyle.
BUNDAN SONRA NE OLACAK?
Peki, Yargıtay’ın bu kararı özel sektör çalışanlarını nasıl etkileyecek? Burada; çalışanın hem işveren ile yaptığı bireysel iş sözleşmesinde hem de çalışanlarla toplu olarak yapılan toplu iş sözleşmesinde hafta tatili konusunda ne yazdığı önemli.
Bireysel ya da toplu iş sözleşmesinde cumartesi günü hafta tatili olarak kabul edilmişse çalışanın yıllık izin süresinden düşülmez. Örneğin; çalışan bir haftalık izin almışsa, yıllık izninden 5 gün kullanmış olur, cumartesi günü yıllık izinden sayılmaz. Kimi sözleşmelerde cumartesi hafta tatili olarak kabul edilse bile iş günü olarak geçebilir. Bu durumda yıllık izin süresinden düşülür. Yani, yıllık izin cumartesi gününe denk gelirse yıllık izinden sayılır.
Eğer sözleşmede, cumartesi günü hafta tatili olarak kabul edilmemişse, iş günü sayılacağından çalışanın yıllık izninden düşülür. Şöyle anlatayım. Çalışan bir haftalık izin almışsa ve o işyerinde cumartesi hafta tatili olarak kabul edilmiyorsa; pazar günü hafta tatili olduğu için çalışan yıllık izninden 6 gün kullanmış olur.
Özetleyecek olursam; İş Kanunu’na göre hafta tatili, haftalık 45 saatlik çalışmadan sonraki 24 saatlik bir gündür. Buna göre de cumartesi günleri aslında iş günüdür. Bu nedenle de bireysel ya da toplu iş sözleşmesinde hafta tatili olduğu ya da olmadığı yönünde bir madde bulunmuyorsa; cumartesi günleri yıllık izinden düşülür.