Çıkan orman yangınlarıyla ilgili söndürme çalışmaları devam ederken, Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Merda Erdemir Işık, yangın nedeniyle ortaya çıkan zehirli gazların çok ciddi solunum rahatsızlıklarına neden olabileceğini ifade ederek, “Karbonbonmonoksit, kırmızı kan hücrelerinin taşıdığı oksijenin yerini alıyor. Hayati organlara ve dokulara giden oksijen miktarı düşüyor. Baş dönmesi, bulantı, kusma ilk belirtiler. Sonrasında öksürük, hırıltılı solunum, ses kısıklığı gelişiyor ve nefes darlığına dönüşüyor. Ciddi zehirlenmelerde bilinç kaybı ve ölüme kadar gidebiliyor. Dumana maruz kalan ve yangın söndürme çalışmalarına katılan kişilerin çok dikkatli olması gerekiyor” dedi.
Karbonmonoksit zehirlenmesine dikkat!
Türkiye’nin ciğerleri yandı, binlerce dönüm ormanlık alan alevlere teslim oldu. Devasa alevler rüzgarın da etkisiyle kısa sürede yayıldı. Ormanlarla birlikte, bölgedeki ekosistem de büyük yara aldı. Kimi bölgelerde henüz söndürülemeyen yangınlar nedeniyle ortaya çıkan zehirli gazların çok ciddi solunum rahatsızlıklarına neden olabileceğini söyleyen Medicana International İzmir Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Merda Erdemir Işık, böyle bir durumda kalınması durumunda yapılması gerekenleri anlattı.
Yargıtay’dan milyonlarca işçiyi ilgilendiren izin kararı
ZEHİRLENME BELİRTİLERİNDE NE YAPILMALI?
Yanan bölgelerde çok sayıda zehirli gazın açığa çıktığını ifade eden Dr. Merda Erdemir Işık, en sık görülenin karbonmonoksit zehirlenmesi olduğunu ve bu durum gerçekleştiğinde organların oksijensiz kalarak, kişide zehirlenme semptomlarının geliştiğini ifade etti. Dr. Işık, “İlk olarak baş dönmesi, bulantı, kusma gibi şikayetler oluşur. Sonrasında havayollarını etkilemeye başladığında öksürük, hırıltılı solunum ve ses kısıklığı görülmeye başlar. Son olarak nefes darlığı meydana gelir. Daha da önlem alınmazsa kimyasal ya da mikrobik zatürre, bilinç kaybı ve ölüme kadar gidebilir. Bu nedenle zehirlenen kişiyi hemen o ortamdan uzaklaştırıp temiz havaya çıkarmak, daha temiz hava solumasını sağlamak, tıbbi müdahale imkanı varsa yüzde 100 oksijen solutmak gerekiyor. Yanında nefes açıcı ilaç vermek de gerekebiliyor” dedi.
UZUN DÖNEMLİ NEFES DARLIĞI GÖRÜLEBİLİR
Dr. Merda Erdemir Işık, sadece gaz zehirlenmesinin değil yangınla birlikte etrafa partiküller saçıldığını, bu gaz ve partiküllerin hava yollarında hassasiyeti olan, koah gibi mevcut akciğer hastalığı bulunan kişilerde o an akut ve acil bir durum gelişmese bile uzun dönemde nefes darlığında ya da hastalığında artış görülebildiğini söyledi. Hastaların çoğunun zamanında ve gerekli tedaviyi görmesi sonucu iyileştiğini belirten Dr. Merda Erdemir Işık, “Yaklaşık yüzde 5-6 oranında maruz kalınan maddeye bağlı olarak uzun dönemde şikayetler gelişebilir. Bronşektazi, interstisyel fibroz, trekeal stenoz gibi hastalıklar gelişebiliyor” diye konuştu.