Adıyaman’da iş sağlığı ve güvenliği önlemlerinin ertelenmesi; iş kazalarına, meslek hastalıklarına ve iş cinayetlerine ORTAK OLMAKTIR!..
Adıyaman ve bölgelerinde yaşanan iş cinayetleri sonucu yaşamını yitirenleri rahmetle anıyoruz. Bir güvenlik açığının ölçülebilen en büyük maliyeti, öncelikle çalışan olmaktadır. Kaybedilmiş bir beden veya zihinsel rehabilitasyon yılları, çalışanı tamamen yeni bir yaşam tarzına zorlayabilir. Bu tür olaylara nasıl fiyat koyacağımızı tanımlamak gerçekten zor olsa gerek. Görevlerini yerine getirirken yaşamını yitiren ya da uzun soluklu yaralanmalar da kuşkusuz ekonomik olarak ölçülebildiğimizin ötesindedir.
Adıyaman ve çevrelerinde yaşanan ve giderek artan iş kazaları, ne yazık ki bu konuda bir ilgisizlik halinin varlığını gösteriyor. Aynı zamanda insana verilen önemin yok denilecek kadar az; çağdaş çalışma ve yaşam koşullarına ulaşmak için daha çok uzun yıllara ihtiyacımızın olduğunu ortaya koymaktadır.
Sağlıklı yaşamak kadar sağlıklı çalışmak da bir insan hakkıdır. Çalışanların mesleklerinden dolayı yaralanmaları, sakat kalmaları, hastalanmaları, ölmeleri asla kabul edilebilir bir durum değildir. İş kazalarının 6-6.5 kat fazlası olan meslek hastalıkları ve bunlara bağlı ölümlerin, hala toplumun ve devletin gündemine yeteri kadar girememesi, yapılanların şekilcilikten öteye bir türlü geçememesi oldukça düşündürücüdür.
İş kazaları aynı zamanda şirketleri de etkiler. İş kazası geçiren bir çalışan kayıp adam/saat anlamına gelmektedir. O nedenle bir şirket için bakıldığında giderler yalnızca verimlilik kaybı olarak ölçülmez, aynı zamanda kayıp iş gücü ve artan sigorta maliyetleri de etkilidir. Şirketler için bir diğer önemli kayıp ise, iş kazalarının çokluğu nedeniyle oluşacak olan motivasyon bozukluğudur. Çalışanlar kendilerini güvende hissetmezlerse iş moralleri azalır ve çalışma istekleri düşer. Bu da işveren için olumsuz sonuçların doğmasına sebep olacaktır.
Bu nedenle işverenler ve devlet görevini tam anlamıyla yapmalı, çalışanlar ise İSG kurallarına mutlaka uymalıdır. Aksi halde zirvedeki yerimizi halen korumuş oluruz!..