6331 Sayılı Kanun’a Göre Çalışanların Yükümlülükleri; İş sağlığı ve güvenliğinin sağlanmasında işverenlerin olduğu gibi çalışanların da yükümlülükleri vardır.
6331 Sayılı Kanun’a Göre Çalışanların Yükümlülükleri
Ancak tabii ki, çalışanların yükümlülüklerinden söz edebilmek için öncelikle işverenlerin yükümlülüklerini yerine getirmesi gerekir. Çalışanlar; kendilerine verilen iş sağlığı ve güvenliği talimatlarına uymakla, kendilerine verilen araç, gereç ve ekipmanı, kişisel koruyucu donanımları kurallarına uygun kullanmakla, iş sağlığı ve güvenliği kurulu kararlarına uymakla, iş sağlığı ve güvenliği eğitimlerine katılmakla, işyeri hekimi, iş güvenliği uzmanı ve işverenle işbirliği içinde olmakla yükümlüdürler.
SGK Tarafından Çalışanlara Sağlanan Haklar
Çalışanların yükümlülüklerine aykırı davranmaları nedeniyle iş kazası veya meslek hastalığı meydana gelirse, bu durum müterafık kusur olarak değerlendirilir ve çalışanın talep ettiği tazminat miktarından bu oranda indirim yapılır. Dolayısıyla çalışanlar kendi kusurlarıyla dahil oldukları kaza sebebiyle tazminat talep ettiklerinde, kendi kusurlarından kaynaklanan zarar miktarına katlanmak zorunda kalırlar.
Çalışana Disiplin Cezaları
Bu durumda ayrıca çalışana işveren tarafından disiplin cezası uygulanabilir. Zira iş sağlığı ve güvenliği önlemlerine uymamak, aynı zamanda disiplin suçu niteliği taşır. Ancak iş ilişkisinde işverenin işçiye disiplin cezası verebilmesi için bu cezaların hangi disiplin suçu karşılığında verileceğinin açıkça önceden işçi tarafından kabul edilmiş bir metinde yer alması gerekir. Bu metin, iç yönetmelik, iş sözleşmesi veya toplu iş sözleşmesi olabilir. Disiplin cezalarının en ağır sonuç doğuranı iş sözleşmesinin işveren tarafından haklı nedenle derhal feshidir. Zira bu halde işçinin kıdem tazminatına hak kazanması da mümkün değildir.
İşverenin iş sağlığı ve güvenliği önlemlerine aykırı davranan işçinin iş sözleşmesini İş Kanununun 25/II-ı bendine dayanarak haklı nedenle derhal feshetmesi mümkündür. Zira anılan hükümde sadece iş güvenliğinin işçinin kusuruyla tehlikeye düşürülmesi yeterlidir ve buradaki kusurun derecesi de önemli değildir. Bunun gibi, işçinin sadece kendi güvenliğini tehlikeye düşürmesi de işverenin derhal fesih hakkının doğması için yeterli sayılmaktadır. Bu nedenle çalışanların da hem kendi yaşam ve vücut bütünlüklerinin korunması için hem de aynı güvenceyi iş arkadaşları için sağlayabilmeleri için alınan iş sağlığı ve güvenliği önlemlerine uygun davranmaları gerektiğini açıkça belirtmek gereklidir.
İş Güvenliği Samimiyet Testi
Bu süreli bir testtir. Soru başına 60 saniye verilir. Hazırsanız başlayalım!
VİDEO: Hasta yada yaralı kişiye, hastalanması yada yaralanmasından hemen sonra doktor gelinceye kadar hayatını kurtarmak için zamanında ve yerinde yapılan müdahaleye İlk yardım denir.
İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu 4857 Sayılı İş Kanunu'dur.
İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu 6331 Sayılı Kanun'dur. 4857 Sayılı Kanun İŞ KANUNU'dur.
İşin yapılışı sırasında, çeşitli sebeplerden kaynaklanan sağlığa zarar verebilecek şartlardan korunmak amacıyla yapılan sistemli ve planlı çalışmalara İş Sağlığı ve Güvenliği denir.
Videoda izlediğimiz bu olay bir kaza anıdır...
Hasara neden olabilecek ama neden olmamış bir olay için kullanılan terim RAMAK KALA / KAZAYA RAMAK KALA olayıdır. Dolayısıyla videoda yaşanan olay kazaya neden olmamış, ancak tedbir alınmazsa kazanın kaçınılmaz olduğunu anlatan RAMAK KALA olayıdır.
Zorunluluk-Emredici/Mutlak uyulması gerekliliğini ifade eden güvenlik işaretlerinin rengi MAVİ dir.
Doğru... Ayrıca, üçgen biçiminde SARI renk işaretler UYARI İŞARETLERİ, daire biçiminde KIRMIZI renk işaretler YASAKLAYICI İŞARETLERİ, YEŞİL ise, İLK YARDIM VE ACİL ÇIKIŞ işaretlerini ifade eder.
Fiziksel, ruhsal ve sosyal yönden tam bir iyilik haline Sağlık denir.
Kusurlu durumların ortadan kaldırılmasında öncelikli tercihimiz her zaman Kişisel Koruyucu Donanım kullanmaktır.
Öncelikli tercihimiz her zaman riskin kaynağında yok edilmesi ya da izole edilmesidir. KKD en son tercihimiz olmalıdır.
95 Db.'e kadar kulak koruyucuların takılması zorunlu değildir.
85 dB ve üzerinde kulak koruyucu takmak zorunludur. Unutmayın, Gürültüye bağlı işitme kaybı zor fark edilir, kalıcıdır ve tedavisi mümkün değildir…
VİDEO: Yangını söndürürken rüzgarı önümüze alarak söndürmeliyiz.
Yangını söndürürken MUTLAKA rüzgarı ARKAMIZA alarak söndürmeliyiz...
Çalışanın kaygan bir zeminde kayıp düşme İHTİMALİNE TEHLİKE denir?
TEHLİKE nin tanımı; İşyerinde var olan ya da dışarıdan gelebilecek, çalışanı veya işyerini etkileyebilecek zarar veya hasar verme potansiyelidir. RİSK ise; Tehlikeden kaynaklanacak kayıp, yaralanma ya da başka zararlı sonuç meydana gelme ihtimalidir. Dolayısıyla Çalışanın kaygan bir zeminde kayıp düşme İHTİMALİNE RİSK denir.
Aşağıda izlediğiniz video insan psikolojisinin en derin yarası MOBBİNG tanımına girer.
Türkçe karşılık olarak işyerinde psikolojik taciz, işyerinde psikolojik-terör, işyerinde psikolojik-şiddet, işyerinde duygusal taciz, işyerinde moral taciz, işyerinde manevi taciz, duygusal şiddet, işyerinde zorbalık, yıldırma ve işyerinde yıldırmaya yönelik psikolojik saldırı anlamlarına da gelir.
Bir yangının çıkması için; yanıcı madde, oksijen ve ısının birlikte olması yeterlidir.
Doğru
Sonuçlarınızı paylaşın:
Sonucu görmek için giriş yapmalısınız
Korumak Tedavi Etmekten Daha Ucuzdur
Ülkemizde yüzbinin üzerinde meslek hastalığı yakalamamız gerekirken, Sosyal Güvenlik Kurumu istatistiklerine yansıyan rakamlar her yıl maalesef birkaç yüzü geçememektedir. Türkiye İstatistik Kurumu, ülkemizde yılda dokuzyüz binin üzerinde meslek hastalığı ve işle ilgili hastalık ve yaralanma olduğunu ifade etmektedir. SGK rakamlarının düşüklüğü biraz da istatistik yöntemi hatasından kaynaklanmaktadır ama yine de meslek hastalıklarımızı tanıma konusunda başarılı olduğumuz söylenemez. Yani, hem çalışanlarımızı meslek hastalıklarından koruyamıyor, hem de meslek hastalıklarını saptayamıyoruz.
Toplumun hemen her kesimini derinden etkileyen bu önemli sorunun sosyal ve yasal boyutlarıyla birlikte ele alınıp, çözümlenmesi gerekir. Meslek hastalıklarını tanımak ve önlemek sosyal devletin ve tüm ilgililerin vicdani bir sorumluluğudur. Çalışanın sağlıklı olma hakkına saygının gereğidir. Tanınmayan meslek hastalığı, haksız kazanç nedenidir, genel sağlık sigortasına ve topluma yüktür. Bildirimi zorunlu olan meslek hastalıkları, yasal tanı almadıkça, meslek hastalığı sayılmazlar.
Meslek hastalıklarını tanımanın ilk şartı, hastanın mesleğiyle ilgili sorgulamadır. Bu da “Ne iş yapıyorsunuz ?” sorusuyla başlar. İş sağlığı disiplininin babası sayılan İtalyan hekim Bernardino Ramazzini (1633-1714)’nin şu veciz sözleri, bugün maalesef hala geçerliliğini korumaktadır; “Hayret ve tereddüt ediyorum. Acaba, ilaç ve sinameki kokan muayenehane ve eczanelerde oturan bu azametli ve şık görüntülü doktorların burnuna işyerlerindeki pis kokulu şeyleri mi soksam, yoksa onları bu çukurları görmeye mi davet etsem?”
Neden İş Güvenliği
Yapılan analizlerde dünyada son yıllarda iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili gözlemlenen olumlu gelişmeler neticesinde iş kazalarında ve iş cinayetlerinde hissedilir azalmalar yaşanırken, maalesef ülkemizde iş kazaları/iş cinayetleri artmaktadır. Ekonomik boyutu ile incelendiğinde ise, çalışanın iş yaparken aklının sadece işte olması gerekirken, asgari ücretle geçinmeye çalışan arkadaşlardan ne kadar verim alınabilir ki?
Ülkemizde yaşanan ve giderek artan iş kazaları, iş cinayetleri ne yazık ki bu konudaki ilgisizliği, insana verilen önemin yok denilecek kadar az; çağdaş çalışma ve yaşam koşullarına ulaşmak için daha çok uzun yıllara ihtiyacımızın olduğunu aşağıdaki analizleri incelediğimizde ortaya koyduğu aşikardır.
Bir güvenlik açığının ölçülebilen en büyük maliyeti, sadece çalışan olmaz. Kaybedilmiş bir beden veya zihinsel rehabilitasyon yılları, çalışanı tamamen yeni bir yaşam tarzına zorlayabilir. Bu tür olaylara nasıl fiyat koyacağımızı tanımlamak gerçekten zor olsa gerek. Görevlerini yerine getirirken yaşamını yitiren ya da uzun soluklu yaralanmalar da kuşkusuz ekonomik olarak ölçülebildiğimizin ötesindedir. Yaşamını yitiren kişinin yanı sıra aile ve iş arkadaşları da diğer paydaşlardır.
Bu kazalar aynı zamanda şirketleri de etkilemektedir. İş kazası geçiren bir çalışan kayıp adam/saat anlamına gelmektedir. O nedenle bir şirket için bakıldığında giderler yalnızca verimlilik kaybı olarak ölçülmez, aynı zamanda kayıp iş gücü ve artan sigorta maliyetleri de etkilidir.
Şirketler için bir diğer önemli kayıp ise, iş kazalarının çokluğu nedeniyle oluşacak olan motivasyon bozukluğudur. Çalışanlar kendilerini güvende hissetmezlerse iş moralleri azalır ve çalışma istekleri düşecektir. Bu da işveren için olumsuz sonuçların doğmasına sebep olacaktır.
Bu nedenle çalışanlar mümkün olan en iyi işi yapmaya konsantre olabilmek için işlerini güvenli bir ortamda yapmak isterler. Sorumlu işverenler, güvenli bir işyerinin şirketin ana hattını geliştirdiğini kabul etmelidir. Hangi yönden bakarsanız bakın işi güvenli bir şekilde yürütmenin avantajları çoktur.
İş Sağlığı ve Güvenliğinin Amacı :
- Çalışanlara en yüksek seviyede sağlıklı ortam sağlamak,
- Çalışma şartlarının olumsuz etkilerinden onları korumak,
- İş ve işçi arasında mümkün olan en iyi uyumu temin etmek,
- İşyerlerindeki rizikoları tamamen ortadan kaldırmak veya zararları en aza indirgemek,
- Oluşabilecek maddi ve manevi zararları ortadan kaldırmak,
- Çalışma verimini arttırmak.