Kalp Hastalıkları; kalbin çalışması yaşam ile eş anlamlıdır. Sağlıklı yaşam bakımından kalp sağlığının korunması ve kalbin düzenli çalışması önemlidir.
Sağlık İçin: Kalp Hastalıkları
İçindekiler
Kalp sağlığı üzerinde olumsuz etki yapan çok sayıda etken vardır. Başlıca etkenler şunlardır:
Hipertansiyon
Damar içindeki basınç yüksek olduğunda kalp bu yüksek basınca karşı daha güçlü kasılma yapmak zorunda kalacağı için zaman içinde yorulur ve kalbin pompa gücünde zayıflama olur.
Hipertansiyonlu hastalarda kan damarlarında da bozulma olur, kalbin besleyici damarlarının bozulması sonucu kalp rahatsızlığı meydana gelir.
Sigara (tütün) kullanımı
Kan damarlarının yapısını bozan en önemli etkenlerden biri sigara dumanıdır. Özellikle kalbi besleyen (koroner) damarların bozulması sonucunda kalbin beslenmesi bozulur, kalp kası zayıflar ve kalp hastalıkları ortaya çıkar
Yüksek kan yağları, yüksek kolesterol
Kan yağlarının (kolesterol) yüksek olması kan damarlarının bozulması açısından ciddi risk oluşturur. Kalbin besleyici damarlarının daralması ve tıkanması sonucunda kalp hastalığı gelişir.
Şeker hastalığı
Kalp hastalıkları bakımından şeker hastalığı da risk oluşturur. Kan şekeri yüksek olduğunda kalbin besleyici damarları (koroner damar) hasar görür, bu durum kalp hastalıklarının gelişmesine zemin hazırlar.
Kalp hastalıkları için yukarıda sayılan öncelikli risk faktörlerinin yanı sıra fazla yağlı yiyecekler tüketmek, şişmanlık, çok tuz tüketimi, stresli ortamlarda bulunmak da kalp hastalıkları bakımından risk oluşturur.
Kimlerde Kalp Hastalıkları Görülebilir?
Kalp hastalıkları erkeklerde kadınlara göre daha fazla görülür. Bütün dünyada ölümlerin en büyük nedeni kalp hastalıklarıdır. Bu nedenle kalp hastalıklarından korunmak oldukça önemlidir. Bunun için hipertansiyon, şeker hastalığı, yüksek kolesterol gibi sorunlar varsa uygun şekilde tedavi edilmeli, düzenli olarak egzersiz yapılmalıdır. Ayrıca sigara içilmemesi de korunma bakımından çok önemlidir.
Kalp hastalıklarının erken dönemde dikkat çeken bir belirtisi yoktur, ilerlemiş durumda tipik belirtisi, efor ile oluşan nefes darlığı ve göğüs ağrısıdır. Bu yakınmalar başlangıçta efor yapıldığında hissedilir, ancak zamanla günlük hareketler sırasında da göğüs ağrısı hissedilebilir. Bazı hastalarda kalp hastalığının ilk belirtisi olarak kalp krizi görülebilir. Kalp hastalarında bazı ilaçlarla rahatlama sağlanabilir, bazı hastalarda da bozulmuş olan kalp damarlarının cerrahi yolla genişletilmesi veya değiştirilmesi gerekebilir. Kalp hastalığı kalbin pompa gücünde azalma olmadan tespit edilir ve uygun şekilde tedavi edilirse hastalar rahat şekilde yaşamlarını sürdürebilirler.
Kalp Hastalıklarından Korunmak İçin
- SİGARA (TÜTÜN) İÇMEYİNİZ.
- FAZLA YAĞLI VE TUZLU YİYECEKLER TÜKETMEYİNİZ.
- DÜZENLİ EGZERSİZ YAPINIZ.
- YILDA BİR KEZ DOKTORA MUAYENEYE GİDİNİZ.
- TANSİYONUNUZ YÜKSEK İSE TEDAVİ OLUNUZ.
Korumak Tedavi Etmekten Daha Ucuzdur
Ülkemizde yüzbinin üzerinde meslek hastalığı yakalamamız gerekirken, Sosyal Güvenlik Kurumu istatistiklerine yansıyan rakamlar her yıl maalesef birkaç yüzü geçememektedir. Türkiye İstatistik Kurumu, ülkemizde yılda dokuzyüz binin üzerinde meslek hastalığı ve işle ilgili hastalık ve yaralanma olduğunu ifade etmektedir. SGK rakamlarının düşüklüğü biraz da istatistik yöntemi hatasından kaynaklanmaktadır ama yine de meslek hastalıklarımızı tanıma konusunda başarılı olduğumuz söylenemez. Yani, hem çalışanlarımızı meslek hastalıklarından koruyamıyor, hem de meslek hastalıklarını saptayamıyoruz.
Toplumun hemen her kesimini derinden etkileyen bu önemli sorunun sosyal ve yasal boyutlarıyla birlikte ele alınıp, çözümlenmesi gerekir. Meslek hastalıklarını tanımak ve önlemek sosyal devletin ve tüm ilgililerin vicdani bir sorumluluğudur. Çalışanın sağlıklı olma hakkına saygının gereğidir. Tanınmayan meslek hastalığı, haksız kazanç nedenidir, genel sağlık sigortasına ve topluma yüktür. Bildirimi zorunlu olan meslek hastalıkları, yasal tanı almadıkça, meslek hastalığı sayılmazlar.
Meslek hastalıklarını tanımanın ilk şartı, hastanın mesleğiyle ilgili sorgulamadır. Bu da “Ne iş yapıyorsunuz ?” sorusuyla başlar. İş sağlığı disiplininin babası sayılan İtalyan hekim Bernardino Ramazzini (1633-1714)’nin şu veciz sözleri, bugün maalesef hala geçerliliğini korumaktadır; “Hayret ve tereddüt ediyorum. Acaba, ilaç ve sinameki kokan muayenehane ve eczanelerde oturan bu azametli ve şık görüntülü doktorların burnuna işyerlerindeki pis kokulu şeyleri mi soksam, yoksa onları bu çukurları görmeye mi davet etsem?”
Kaynak; Hacettepe Üniversitesi, Halk Sağlığı Enstitüsü